Idioms
Weather Idioms
Hava durumu hakkında konuşmak sıkıcı mı dediniz? 🌦️ Bir daha düşünün! Sıradan bir yağmur ya da güneşli bir gün, İngilizce’de tam anlamıyla havadan sudan konuşmayı bambaşka bir boyuta taşıyor. 🤩 İster "raining cats and dogs" densin, ister birisi "under the weather" desin, bu hava durumu deyimleri günlük konuşmalara biraz eğlence ve çokça renk katıyor. Şemsiyenizi kapın ve bu dilsel fırtınanın tadını çıkarmaya hazır olun ☔️
/ / / / / / / /
Weather Idioms
steal somebody’s thunder: başkasının yaptığı işi /eseri kendi işi/eseri gibi göstermek
to get a frosty reception: buz gibi, soğuk bir karşılama almak
it never rains but it pours: aksilikler hep üst üste gelir
in a fog / haze: zihni/kafası karışmış
be as right as rain: turp gibi olmak
to have a face like thunder: çok sinirli görünmek, burnundan solumak
Örnek Cümleler:
She worked hard on the project, but her colleague stole her thunder by presenting it as his own.
Proje üzerinde çok çalıştı, ancak meslektaşı projeyi kendi eseri gibi sunarak ondan rol çaldı.When he arrived at the meeting, he got a frosty reception from his colleagues.
Toplantıya geldiğinde meslektaşlarından buz gibi bir karşılama aldı.First the car broke down, then I lost my wallet. It never rains but it pours!
Önce araba bozuldu, sonra cüzdanımı kaybettim. Aksilikler hep üst üste gelir!She was in a fog after hearing the confusing instructions.
Kafa karıştırıcı talimatları duyduktan sonra zihni karıştı.After a few days of rest, she was as right as rain.
Birkaç gün dinlendikten sonra turp gibi oldu.